Hepimizin kabul edeceği gibi eğer seks bir ihtiyaç ve bedensel bir olgu ise,  BDSM’de zihinsel ve psikolojik bir olgudur. Yani, eğer seks aşkın, ilişkinin ve sevginin fiziksel eylemi ise, BDSM’de sevginin psikolojik eylemidir. Yine de, seks ve BDSM çoğu insan için mutlak bir şekilde ayrıştırılan, farklı şeylerdir. Birbirlerinin parçası olabilirler veya birbirlerinin tezatları da olabilirler. Birlikte veya bağımsız olarak da var olabilirler. Her iki durumda da eşit derecede güçlü ve eşit derecede tatmin edicidirler. Birlikte olduklarında ise, çok daha fazla tatmin edici ve güçlüdürler.

Neden Güven Önemlidir?

Birine itaatinizi göstermek ve sunmak için gerçek anlamda cesur (mental olarak) ve rahat olmalısınız. Bunu yapmak içinde ciddi anlamda “olağanüstü” güvenmeniz gerekliliği ortada. Ama buna, yani “itaat etmeye” veya “itaati edeni kabul etmeye” karar verdiğiniz anda, onunla sohbet, görüşme gibi aşamaları geçtiğinizi farz ediyorum. Burada bahsettiğimiz, karşılıklı duymanız gereken “güven”. İşte cesurca verilmesi gereken karar da bu zaten.

Bu aşamaya ben “güven alıştırması” adını veriyorum ve tamamen dominant karakterin sorumluluğunda cereyan eden bir süreç olduğuna inanıyorum. İtaat etmek isteyen veya otoritenizi kabul eden kişinin size güvendiğine inanmak zorundasınız. Çünkü bu noktada “itaat etmesini beklemek değil, itaatini kazanmak” amacınız olmalıdır. Bunu sağladığınız zaman “güven” iki taraflı olarak sağlanmış demektir. Çünkü güven “kazanılan” bir şeydir. BDSM dinamikleri içerisinde olması gereken de budur. Güven, zarar gördüğü zaman bir daha kazanılması da çok zor olacaktır.

BDSM’de Güven Nedir?

BDSM yaşam şekli dışındaki pek çok kişide oluşan algı şu şekildedir: “Bak görüyor musun nasıl davranıyor hayvan oğlu hayvan!” veya azıcık bilenlerin bakış açısıyla “İtaatkar/köle demek, hayvan demek köpek falan demek işte”. Bu bakış açısına sahipseniz, hemen bu noktada bırakabilirsiniz okumayı, çünkü bundan sonra yazacaklarım hoşunuza gitmeyecek.

D/s veya M/s ilişkilerinde, taraflar bir paranın iki yüzü gibidirler ve eşittirler. S-tipinin (Submissive/Slave) kendi rızasıyla devrettiği gücü bu eşitliği sadece “hakimiyet” ve otorite anlamında değiştirse de, hem D-tipi hem de S-tipi eşittirler. Eşitliğin olmadığı bir ilişkide güven olabilir mi?
Para benzetmesindeki gibi, BDSM’de güven bir denge unsurudur. İtaatkar kendi rızasıyla verdiği gücü ile bu dengeyi, balansı sağlar. İşte tam da bu durumda s-tipinin verdiği gücü tolere edemeyen ve kaldıramayan D-tipleri veya tersi durumunda denge bozulur. Bu da hem güvene hem de duygusal hasara yol açar.